Son zamanlar koku dünyasıyla ilgilendim. İlgilendikçe de büyülü bir alemin varlığından haberdar oldum. Güzellikler ayrıntıda saklıdır. Ayrıntıları fark etmek gerek güzellikleri fark edebilmek için. Itriyat İslam Kültür ve Medeniyetinde önemli bir yer kapladığı gibi bütün dünya milletlerinde özel bir öneme sahiptir. “Pisin yanında duran pis,misin yanında duran mis kokar”, “Sarımsağı gelin etmişler kırk gün kokusu çıkmamış” gibi çok sayıda güzel ve çirkin kokularla ilgili ata sözü vardır edebiyatımızda… Kokuların akıl,ruh ve beden dünyamızda ve sosyal-medeni ilişkilerimize olan gizli sinyallerinin etkilerine bir bakalım: Uyumadan önce hoş kokular verilenler iyi rüyalar görür iken kükürt kokusuna maruz kalanlar ise kötü rüyalar gördüler. Kâbuslar hoş kokularla giderilip giderilebilir belki de…
Lavanta kokusu uykusuzluk, anksiyete, stres ve post-operatif ağrılara yardımcı olmaktadır.
Uyku kalitesini artırmak için sinir sistemi aktivitesini yavaşlatmakta lavanta kokusu önerilmektedir. Gül kokusunun nefes hızını ve kan basıncını düşürdüğü gibi vanilya kokusunun da sakinleştirici bir etkiye sahip olduğu tecrübe edilmiş durumdadır. Kahve kokusunun sakinleştirici bir etkisi olduğu saptanmıştır. Kan şekeri düzeyinin, gül kokusuyla, insülin verilmemesine rağmen kan şekerlerinin düştüğü görülmüştür. Japonyada bir fabrikada çay molaları esnasında ortalığa lavanta kokusu püskürtülmüş ve üretimin arttığı görülmüştür. Ortamda taze çilek aroması olduğunda çocukların testlerde daha iyi performans gösterdikleri görülmüş. Nane koklatılan sporcular ise, daha hızlı koşuyorlar ve daha iyi odaklanabiliyorlar işlerine. Koku, hafızayı çok güçlü tetikler ve hafıza kayıplarında kullanılır. kokular tarafından tetiklenen anıların, daha net hatırlandığı daha yoğun hissedildiği ve bireylerin daha duygusal olma eğilimi gösterdikleri görülmüştür. Aşk ve sevgi fıtrat kanunudur. Bu nedenledir ki kadınların erkek kokularına yönelik ilgi ve hassasiyetleri her zaman ön plana çıkmıştır. Şu ilginç deney bu durumu ispatlar niteliktedir. “Gen yapıları birbirinden farklı, gönüllü 49 kadın ve 44 erkek seçildi. Erkeklere, iki gece giymeleri için temiz tişörtler verildi. Bu tişörtler iki gece boyunca hiç çıkarılmadı, yıkanılmadı, herhangi bir parfümün veya kokulu sabunun kullanılmasına izin verilmedi. İki gün sonra tişörtler, ayrı ayrı sepetlere konarak, kadınların bunları koklaması, koku aracılığıyla hangisinin kendilerine güzel ve seksi geldiğini belirtmeleri istendi. Daha sonra söz konusu erkek ve kadınlar bir araya getirilerek yine kadınlardan kendilerine en iyi partner olabilecek kişileri göstermeleri istendi. Kadınlar, kokusunu en çok beğendiği tişörtlerin sahiplerini seçtiler. Seçtikleri bu kişiler gen yapıları kendirlerinkinden en farklı olan kişilerdi.”
Aşk hayatımıza kimin gireceğine biz değil burnumuz karar veriyor. Sadece parfümler değil; ter, protein maddeleri ve feromonlardan oluşan vücudumuzunda çekiciliği üzerindedir. Kadınların 2/3'ü eşlerinin tişörtlerine sarılmayı seviyor. Ayrıca kadın kokusu, erkeklerde cinsel isteği artırabiliyor. Yumurtlama döneminde kadın kokusu değişiyor ve erkeklere bu durum daha çekici geliyor. Ama unutulmaması gereken bir nokta var; kadının ten kokusu doğum, doğum kontrol hapı kullanıldığında değişiyor! Kokuların etki ve tepkilerini denek isteyenler için benim bir kısmını denediğim aşağıdaki kokulu bitkileri önerebilirim. Bunun için de attarları ziyaret edebiliriz. Eczaneler yerine.
Konsantrasyon için; Limon, fesleğen, limon otu, okaliptüs, kişniş, laden.
Mutluluk için; Portakal, gül, yasemin, kişniş, zencefil, ıtır.
Kabullenmek için; Servi, ölmez otu, melisa.
Kızgınlığa karşı; Paçuli, lavanta, bergamot.
Unutkanlığa karşı; Zencefil, biberiye, fesleğen, limon, greyfurt, kişniş.
Uykusuzluğa karşı; Lavanta, mandalina, kedi otu, sandalağacı, limon, ıhlamur.
Fobilere karşı; Lavanta, ylang ylang, sandal ağacı.
Zihin Dalgınlığına karşı; Zencefil, karabiber, biberiye
Yaratıcılık için; Bergamot, gül, yasemin, defne, karanfil, mimoza, sandal ağacı, servi, ardıç. Hayatta art niyetli insanların, yalancı, sahtekar, riyakar, hain insanların kokusunu alabilsek de onların sinsi tuzaklarına düşmesek… Bunun içinde ilmimizi artırmamız, aklımızı iyi kullanmamız, dikkatimizi bunlara yoğunlaştırmamız, gafil olmamamız, Nas-Felak-İhlas-Ayetel Kürsi ve Fetih surelerini çok okumamız, kendimizi manevi zırha bürümemiz gerekiyor. Yarınların kokusunu alabilsek de tedbirlerini alabilesek…
