.

               Tayyare’dir. Bizim Oğulcuk’ta “tiyare” denir. Arapça kökenli birsözcüktür. Günümüzde pek kullanılmıyor. Tayyarenin yerini “uçak” aldı. Artık“uçak” diyoruz. Tayyare unutulmaya yüz tuttu.

                Birhalay türküsünde geçer tayyare:

                “Gökte uçan tayyare

                Selam söyle o yare

                Ben kendime yar buldum

                Bulsun derdine çare”

.

               Öyleydi. O yıllar iletişim zordu. Günümüzde telefon var.  Hem de en akıllısından… Görüntülü. Artıkkimse gökte uçan tayyareden sevgiliye selam götürmesini beklemiyor. Çünküsaniye saniye izliyor zaten. Akıllı telefondan… Nerdeyse nefes alışını, adımatışını. Böylesi de insanı canından bezdirir vesselam.


                          Yazıçepnili Nusret aldı tek kırmatüfeği. Av çantasını astı omzuna. Kuşaklığını kuşandı. Ava gidecek. Sanırsın kisavaşa gidiyor. Muhterem, av meraklısı. Gezip dolaşacak aslında. Av bahane.Öyle attığını vuracak kadar mahir değil. Ama olsun. Eşe dosta anlatacak avhikayeleri olmalı avcının.

                Hemavcıyla atıcının önünü kesmeyeceksin. Anlatacak. Abartıp kabartacak. Olsun becanım. Tıbben bir sakıncası yok mübalağanın. Kime ne zararı var?

               Vakit öğle sonrası. Avcı Nusret ava çıktı. Çatalçeşme’nin ordan Boğazlıyan yolu üzeri doğuya yöneldi.Kolsuz’a kadar uzanacak. Karakaya’da kısmetini arayacak. Elinde tüfek. Parmaktetikte. Pürdikkat. Etrafı tarassut ediyor(*).

               Böyle çevreyi tarayarak Karakaya’ya geldi. Dolaştı kayalıklarınüzerinde. Avlayacak bir şey bulamadı. Tam o sırada üzerinden bir uçak geçiyor.Canı sıkkın zaten. Doğrulttu tüfeği. Bastı tetiğe:

               -Bamm!

               Uçak da küçük bir pırpır. Tarım ilaçlamada kullanılıyor. Pilot Avcı Nusret’igördü. Döndü geldi. Bir sorti çekti Avcı Nusret’e. Avcı Nusret ne yapacağınışaşırdı. Girdi kayalıkların altına saklandı. Uçak üzerinde bir iki tur dahayaptı. Sonra bıraktı gitti.

               Avcı Nusret uçağın iyice uzaklaştığına kanaat getirdikten sonra çıktısaklandığı yerden. Tuttu köyün yolunu. Köyde olan biteni anlattı. Kimi güldü,kimisi de dalga geçti Avcı Nusret’le:

                -LaNusret emmi. Gocaman uçağı vuramadın da yumruk gader guşu nasıl vuracağan? Sen buişi bırak en iyisi, dediler.

                Birsabah Yazıçepni üzerinden yine bir uçak geçiyor. Avcı Nusret’in  komşusu Emrullah koşarak geldi Nusret’inyanına. Daha sekiz-on yaşlarında bir çocuk Emrullah:

               -Nusret emmi!  Bak uçak geçiyor.Tüfağani getiriryim mi? demesiyle Avcı Nusret düştü bunun peşine. Bir yandan dasöyleniyor:

               -Lan bannak gader bebelerin ağlencesi olduk.

                Emrulah’ı epey kovaladı ama yakalayamadı. Yakalasa Emrulalh’ı bir şeyebenzetecekti. Hirsini ondan alacaktı.      .