İyi tutum ve davranışlarla kazanılan. bilgi için kullanılan edebin çoğulu âdâbdır Diğer bir tabirle görgü kurallarıdır.
Âdâb-ı muâşeret genellikle bireylerin ve toplum kesimlerinin birbirine karşı olan sevgi ve dostluk duygularını güçlendirici medenî ve ahlâkî davranışları, nezaket ve görgü kurallarını ifade eder.
Geçmiş yıllardan günümüze kadar gelmiş olan bazı kurallar bulunmaktadır. Bu kurallara adabı muaşeret adı verilmektedir. Bu kurallar geçmiş yıllarda özellikle ilkokullarda okutulmuştur
Hoşgörülü ve iyimser olmak, Olgun bir kişiliğe sahip olabilmek amacıyla çaba göstermek, eleştiriyi zamanında ve yerinde yapmak, Giyime önem vermek, giysiyi mevki, yer ve zaman uygun olarak giyinmeye özen göstermek, Başka kişileri rahatsız edici davranışlardan sakınmak gibi kurallar öğretilmiştir.
Bugün daha çok ihtiyaç duyulan Sosyal İletişim Kuralları;
Nerede olursa olsun; bütün insanlar, saygı gösterilmeyi hak ederler. Başkalarına saygı ve sevgi göstermek İletişim, hem beden hareketlerini hem sözlü ifadeleri kapsar. Konuşurken, karşınızdaki insana dönüp; muhatabınızın, yüzüne bakmak. Normal bir hızda konuşmak, ne çok hızlı ne çok yavaş! Başkalarına İltifat ederken içten ve samimi olmak iltifat aldığınızda da, teşekkür etmek Birilerini eleştirirken yapıcı olmak, Kendini başkalarının yerine koymak empati yapmak Sermayesi az olan "Lütfen" ve "Teşekkür ederim" demeyi unutmamak. Öksürürken, aksırırken veya esnerken ağzınızı mendil, peçete veya elinizle kapatmak. Tanıdık tanımadığımıza selam vermek Tanışmak, hal ve hatır sormak “Sen” değil “siz” diye hitap edip nezaket göstermek. ziyaret edeceğiniz insanları önceden bilgilendirmek. Temel prensip, “davetsiz misafir” olmamaktır. Evler temiz tutulmalı ve gereken hazırlık, misafir gelmeden evvel yapmalıdır. Unutmamak gerekir ki misafir gelmeden evi, ölüm gelmeden bedeni temiz tutmak gerekir..
Taşıtlara binerken ve inerken önceliği daima yaşlı, özürlü, hamile ve yardıma ihtiyacı olan kişilere verilmeli verin. Âdâb-ı Muaşeret dersinden kurallar
1. Ayakta bir şeyler yiyip içilmez. Hatta kınanırdı.
2. Eller pantolon cebine sokulmaz. Biriyle konuşurken eller cepte olursa kınanır ve ayıplanırdı.
3. Başkasının kusuru ile dalga geçilmez. Alay edilmez, küçük düşürülmezdi.
4. Emanet eşyalar fazla geciktirilmez. Emanet korunur ve hıyanetlik edilmezdi
5. Pazarlık yapılırken mal kötülenmez. Malın kusuru söylenir, başkası aldatılmazdı
6. Telefon eden kişi önce kendisini tanıtır. Sonra karşıdaki kişiyi tanır. Konuşmalar ok uzatılmazdı.
7. Kalabalık yerlerde sakız çiğnenmez. hele gece hiç çiğnenmezdi.
8. Sigara ile bir yere girilmez. Başkalarına saygısızlık yapılmazdı
9. Kusurlar yüze karşı açık açık söylenmezdi.
10. Sokak ortasında ,toplu yerlerde yüksek sesle konuşulmaz. Etraf rahatsız edilmezdi.
11. Alay ve kötüleme imâ bile olsa yapılmazdı.
12. Yerlere tükürülmez ve çevre kirletilmezdi.
13. Aksırırken, öksürürken el veya mendille ağız kapatılırdı.
14 Uzun zaman kalan misafire oda ayrılır. Köy odaları vardı evlerde birde misafir pijaması bulundurulurdu.
15. Sıra olan yerlerde sıraya geçilirdi. Kaynak yapılmazdı
16. Başkasının yanında ayakları uzatarak oturulmaz, ayak ayak üstüne atılmazdı
17. Başkasının lafı kesilmez, devamlı da konuşulmazdı.
18. Komşudan bir cenaze çıkıca, tv üstüne bir bez örtülür yada ters çevrilirdi
19. Büyüklere saygı, küçüklere sevgi gösterilirdi,
20. Komşu komşuya eziyet etmez, komşu güvenilir, hata bir yere giderken kıymetli eşyalar komşuya emanet edilirdi.
21. Eskiden gösteriş yoktu, konfor yoktu ama rahatlık ve huzur vardı.
22. Eskiden lüks ve israf yoktu, mutluluk ve kanaat vardı
Toplum olarak bu günkünden daha edepli imişiz.