Yüce Allah bizlere, emanet ve yetkileri ehline; kabiliyetli, liyakatli, bilgili, dürüst ve güvenilir kimselere vermemizi ve insanlar arasında hüküm verdiğimiz zaman, kim olursa olsun adaletle hükmetmemizi emrediyor. Allah(c.c); emaneti önce göklere, yere ve dağlara teklif etmiş fakat onlar bu büyük sorumluluğu göze alamadıklarından, onu yüklenmekten çekinmişlerdir. Ancak bu emaneti yüklenme görevini, her şeye rağmen, insanoğlu kabul etmiştir. Bu görev; Allah ile insan arasında yapılmış bir nevi sözleşmedir. İnsan bu emaneti yüklenecek kıvamda yaratıldığı, bunca nimetlerle donatıldığı halde, yüklendiği emanetin hakkını vermediği zaman zalim ve cahil olarak nitelenmektedir..
Emanet kelimesinin aslı EMN köküdür ve güvenmek, korku ve endişeden emin olmak, ruhun sükûnet bulması anlamına gelir. Aynı kökten gelen ‘iman’, inanma, Allah’ın gönderdiği inanç ilkelerinin doğru olduğundan emin olma, ‘mümin’ ise, iman eden, Allah’a güvenen ve güvenilir bir kimse demektir. Emanet; insanın güvenilir olması, kendisine bir şeyin korkusuzca teslim edilebilir olması demektir.
Emanet; maddi olsun manevi olsun, bir şeyi veya bir değeri gönül huzuru ve güvenle başkasına teslim etmek ve aynı gönül huzuru ve eminlikle geri almaktır. Emanet; ayrıca, güvenilen bir kimseye koruması için geçici olarak bırakılan şeydir.
Emanet; kişinin bulunduğu yere, imkânlara, yetkilere göre bir anlamda sorumluluktur, üzerine aldığı görevdir, yapmakla yükümlü olduğu işteki mesuliyetidir veya bir başkasının kendisine koruması için bıraktığı bir şeydir.
Emanet ve adalet; emir ve ilim sahiplerinin gözetmesi gereken iki esastır. Emanete riayeti olmayanın adaleti olmaz. Önemli olan konuşmalarda, emanet ve adaletten söz etmek veya Ömer’in adaleti için yürüyorum demek değil, bu sözü ispat edecek güveni ortaya koyabilmektir.
GÜVENİLİR OLMAK
Güvenilir olmak, kişiler için olduğu kadar kurumlar için de güç kazanılan önemli bir değerdir. Güvenilir olabilmek, uzun bir zaman içinde elde edilebilen, ancak çok kısa sürede yitirilebilen bir değerdir. Güvenilirliği kazanabilmek sözlerin ötesinde davranışların da tutarlılığı ile kazanılır.
Güvenilir olmak bu dünyada yapabileceğiniz en iyi yatırımıdır. Ama buna rağmen, insan türü, iradesi diplerde seyreden bir çağı yaşıyor; tutarsız davranışlar, yerine getirilmeyen sözler, , gerçek dışı hikayeler, sanal gerçeklik, teknolojik hileler, hayal ürünü varlıklar daha neler neler; tüm bunlar insanların hayata dair kaygılarını artırdığı gibi, inanılmaz bir güvensizlik ortamı da oluşturmuş durumda.
Güven duyulan bir karakter olmanın yolları ve güvenilir insanların özellikleri
Hiç birimiz mükemmel değiliz elbette; öyle bir şey bekleyen de yok. Kendinize duyduğunuz güven üzerinden başkaları da size aynı nedenlerle güven duyuyorsa “içiniz dışınız bir” insanınız demekti
1. İradenin güçlenmesi; Güvenilir insan olmanın en emin yollarından biri güçlü bir iradeye sahip olmaktır; hayatını kontrol altında tutan, kararları isabetli insanlar çevrelerinde tam bir danışman rolü oynarlar. Kendi kararlarında tutarlı insanların davranışları örnek davranışlardır.
2.Pozitif olmak; Olumsuz düşünce üretmeyen, olumsuz kelimeler kullanmayan, olumsuz davranışlar sergilemeyen insanlar pozitiftir. Bizimle konuştuklarında olumlu düşünmemizi sağlarlar. Bizi kendimize değerli hissettirirler. Negatif kelime kullanmazlar. Böyle insanlara güvenilmez mi?
3.Bulunduğu ortama dikkat etmek; Atalarımız “otu çek köküne bak!” demişler. Güvenilir insanların yetişme ortamları da güvenilirdir. Yetişme ortamı bir bütündür. Bir insanın güvenilir olması yetmez; sosyal hayatta o insanın hayatında diğer insanların da güvenilir olması önemlidir. Bu bakımdan güvenilir insanların bulunduğu ortamları tercih etmek doğru bir seçim olur.
4. Abartılı sözlerden uzak durmak; Abartılı, mübalağacı insanlar güvenilmezler; bir doğru gerçeğe on tane de yalan ilave edebiliriler. Yalancı çoban hikayesini hepimiz biliriz. İnsanlar bir kez veya iki kez bir yalana inanırlar; sürekli kanmazlar. Atalarımız “Yalancının evi yanmışta kimse inanmamış” demişlerdir.
4..Yaptığı işlerde şeffaf olmak; Güvenilir insanların en önemli bir yönü de şeffaflıktır. Şeffaf olmak “gizlisi saklısı olmamak” anlamında değil, gösterdiği davranışlarına gizem katmamak, arka planı olmamaktır. Herkesin gizlisi saklısı olabilir; herkese her sır anlatılmaz elbette. O halde şeffaf olmak demek, ilkeli ve tutarlı olmak demektir. İnsanlar sizin ne olduğunuzu, hangi olay karşısında hangi davranışı göstereceğinizi bilmelidirler.